Genetiği değiştirilmiş domuz akciğeri insan vücuduna yerleştirildi
Domuzdan insana organ nakli, yani ksenotransplantasyon, uzun süredir bilim insanlarının ilgisini çeken bir alan. Çin’deki araştırmacılar, genetiği değiştirilmiş bir domuz akciğerini ilk kez yaşayan bir insan vücuduna nakletti. Nature Medicine dergisinde yayımlanan bu çalışma, söz konusu akciğerin dokuz gün boyunca hayatta kaldığını ve vücutta işlevini sürdürdüğünü rapor etti. Araştırmacılar, bu tür organların uzun süreli uyumunu sağlamak için daha fazla çalışmanın gerekli olduğunu belirtti.
Dünya genelinde organ bağışı ihtiyacı ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Sadece ABD’de 100.000’den fazla kişi bağışlanan bir organ için beklerken, yılda 5.000’den fazla kişi organ bulamadan hayatını kaybediyor. Bu durum, bilim insanlarını ksenotransplantasyonun vaat ettiği çözümler konusunda uzun süredir umutlu kılıyor.
Gen düzenleme teknolojileri sayesinde, insan vücuduna daha uyumlu domuz organları oluşturmak artık mümkün hale geldi. Örneğin, yapılan genetik modifikasyonlardan biri, domuz kaslarının insanlarda bulunmayan alfa-gal şekerini üretme yeteneğini ortadan kaldırıyor. Bu tür değişiklikler, organların insan vücudunda reddedilme riskini azaltmayı hedefliyor.
Domuz akciğer naklinde ilk deney
Son yıllarda genetiği değiştirilmiş domuzlardan insanlara böbrek, karaciğer ve kalp nakilleri başarıyla gerçekleştirildi. Ancak Çin’deki bu çalışma, genetiği değiştirilmiş bir akciğerin insan vücuduna nakledildiği ilk kaydedilmiş örnek olarak öne çıkıyor.
Araştırmada, beyin ölümü gerçekleşmiş 39 yaşındaki bir kişiye domuzun sol akciğeri nakledildi ve bağışıklık baskılayıcı tedavi uygulandı. Araştırmacılar, akciğerin vücut tarafından hemen reddedilmediğini ve dokuz gün boyunca işlevini sürdürdüğünü gözlemledi. Ancak, bir gün içinde kan akışındaki ani değişiklik nedeniyle akciğerde hasar oluştu. Üçüncü ve altıncı günlerde, alıcının bağışıklık sistemi akciğere karşı antikor tepkisi gösterdi. Bir miktar iyileşme gözlemlense de deneme dokuzuncu günde sonlandırıldı.
Zorluklar ve gelecek perspektifi
Bu çalışma, domuzdan insana akciğer naklinin mümkün olabileceğini gösterse de klinik uygulamaya geçmenin halen uzak olduğunu ortaya koyuyor. Organ reddi ve enfeksiyon riskleri, bu alandaki başlıca engeller arasında yer alıyor.
Ksenotransplantasyon halen erken aşamada. Genetiği değiştirilmiş böbrek ve kalplerin deneysel olarak canlı alıcılara nakledildiği çalışmalar mevcut, fakat bu organlar uzun süre dayanamayabiliyor. Örneğin, 53 yaşındaki Towana Looney’ye yapılan domuz böbreği nakli dört ay sonra başarısız olmuş ve hasta yeniden diyalize dönmek zorunda kalmıştı.
Bilim insanları bu deneyimlerden çok şey öğreniyor. Hedef, domuz organlarını insan vücuduna uyumlu hale getirecek doğru genetik modifikasyonları ve reddi önleyici ilaç rejimlerini belirlemek. Teknoloji hızla ilerliyor ve yakın gelecekte ksenotransplantasyonun daha güvenli ve yaygın uygulanabilir olması bekleniyor.
Şubat ayında FDA, eGenesis ve United Therapeutics şirketlerine böbrek yetmezliği olan kişiler için faz I klinik denemelerinde ilerleme izni verdi. Nisan ayında ise eGenesis’e, karaciğer nakli için ayrı bir faz I denemesi onayı verildi.